Kâtib’den bir deyiş:
Mürşidlik davasın kılan dede’ler
Mürşidlik meydanda erlik değil mi
Mürşid haktır hak mürşittir dediler
Mürşidler hak ile birlik değil mi
Mürşidin bağçesi güldür hâr olmaz
Mürşid olan kişi nefse yar olmaz
Mürşid bir sultandır eli dar olmaz
Mürşidlik bir geniş dirlik değil mi
Mürşidin kazanı kaynar taşar mı
Mürşidin şehrine kavga düşer mi
Mürşid dört özlüdür yoldan şaşar mı
Mürşidlik rehberlik pirlik değil mi
Mürşid gece gündüz virdinden şaşmaz
Mürşidin kabında çiğ lokma pişmez
Mürşid pehlivandır ayağa düşmez
Mürşidlik meydanda erlik değil mi
Katib’im mürşidden (okunamadı) tutarsın
Mürşidin sözüne hile katarsın
Mürşide hor bakma yere batarsın
Mürşidi görmemek körlük değil mi